Eğitim Bir Sen'den PDS'ye tepki
Eğitim Bir Sen üyeleri, İl Milli Eğitim Müdürlüğü önünde toplanarak Performans değerlendirme sistemini protesto etti.
Eğitim Bir Sen üyeleri, İl Milli Eğitim Müdürlüğü önünde toplanarak Performans değerlendirme sistemini protesto etti.
‘Hukuki dayanağı yok’
Eğitim Bir Sen’e üye öğretmenler Milli Eğitim Bakanlığının Performans Değerlendirme Sistemini 81 ilde eşzamanlı olarak protesto etti. Antalya’da yaklaşık 500 kişilik bir grup İl Milli Eğitim Müdürlüğü binası önünde toplanarak sloganlar attı. Emniyet güçlerini de yer aldığı eylemde sendika üyeleri adına basın açıklamasını okuyan Memur Sen İl Temsilcisi ve Eğitim Bir Sen Şube Başkanı Mustafa Çoban, Performans değerlendirmesinin hukuki ve kanuni dayanağı olmadığını söyledi.
Neye hizmet ediyor?
Bu uygulamanın öğretmeni örseleyeceğini ve yüz yüze bakan insanların karşı karşıya getirileceğini vurgulayan Çoban, “Aday öğretmenlerin asli öğretmenliğe geçiş süreci hariç tutulursa, 657 sayılı Kanun ve 652 sayılı KHK başta olmak üzere, eğitim çalışanlarının statülerini düzenleyen temel düzenlemelerin hiçbiri taslakta yer alan türden bir performans değerlendirmesine imkân tanımamaktadır. Performans değerlendirmesinin, herhangi bir analizin sonucu olmadığı gibi, neye hizmet ettiği de belli değildir” dedi.
Çalışma Raporu imzalandı
Öğretmenin performansının ölçülmesine neden gerek duyulduğunun açıklanmadığını ve amacın ne olduğunun eğitim camiası ile paylaşılmadığını belirten Çoban taslak metinde performans sisteminin öğretmenin veriminin, başarısının tespit edilmesi ve ödüllendirilmesi ifade edilmiş olsa da bunun arzu edilen amaca hizmet etmeyeceğinin aşikar olduğunu kaydetti. Çoban, Ekim 2017 tarihli Kurum İdari Kurulu Çalışma Raporu’nda “pilot illerde uygulaması denenmeye başlanılan, öğretmen motivasyonunu olumsuz etkileyecek, çalışma barışını bozacak, kanuni dayanağı olmayan öğretmenlerin performans değerlendirmesi uygulamasına son verilmesi” talebinin bakanlık tarafından görmezden gelindiğini söyledi.
‘Eğitim niteliğine darbe vuracak’
Çoban sözlerini şöyle sürdürdü: “Taslağın bir bütün olarak incelendiğinde, eğitimin niteliğine ve öğretmenin mesleki gelişimine hiçbir katkısının olmayacağı, aksine kurumsal bütünlüğü, mesleki motivasyonu, çalışma barışını ve iş birliğini zedeleyeceği, öğretmeni mesleğine odaklanmak yerine performans puanını yükseltme ve yazılı sınava hazırlanma eksenli bir çalışma hayatına yönlendireceği görülmektedir. Performansı ölçmek iddiasıyla öğretmenleri ayrıştıracak, kurumsal bütünlüğü, mesleki dayanışmayı, iş birliği içinde çalışma güdüsünü zedeleyecek bir uygulamanın eğitimin var olan niteliğine de bir darbe vuracağı hesaba katılmalıdır
“Eğitimde;öğretmen açığı, mülakatla sözleşmeli öğretmenlik, ek ders esaslarındaki eşitsizlik, ders ücretlerindeki adaletsizlik, okulların bütçe sorunu, yabancı dil pilot uygulaması, rehberlik hizmetlerinin hizmetin özüne uygun kurgulanamaması, teftiş sistemindeki dönüşümün tamamlanamaması ve rehberlik ayağının ihmal edilmesi, ortaöğretime geçişte yeni sürecin soru işaretleri içermesi, alan değişikliği taleplerinin karşılanmaması, yer değişikliği sürecinde yaşanan sorunlar, öğretmene karşı giderek artan şiddet gibi, bir an önce yapılması gereken çok iş, çözüme kavuşturulmayı bekleyen onlarca sorun varken, bunlara yenilerini ekleyecek, çalışma barışını bozacak uygulamalarda ısrar etmek,yönetilmesi zor süreçlere yol açacaktır”
‘Kurumsal performans sorgulanmalı’
Öte yandan Eğitim Bir Sen Şube Başkanı Mustafa Çoban, Bakanlığın kurumsal performansı sorgulanmadan öğretmenin performansının değerlendirilemeyeceğini de savundu. Çoban, Eğitim sisteminin mevcut durumu ve ortaya koyduğu sonuçlar açısından öğretmenin görevini ifasının tek başına belirleyici bir ölçüt olmadığı bir sistemde, politika üreticilerin ve karar alıcıların hatalarının sonuçları nasıl değerlendirilecektir? Performansa etkisi kabul edilecek midir? şeklindeki soruların cevabını bulmadan sorunlara ilişkin soruların cevabının öğretmenlerde aranmasının bir hata olduğunu öne sürdü.
‘Öğretmene şiddet önlenmeli’
Çoban, “Özerkliğin tanınmadığı, eğitim hizmetinin sunumunda öğretmenin karar alma mekanizmasından dışlandığı, sadece verili görevleri ifasının istenildiği bir ortamda öğretmenlerin oluşturulmasında yer almadıkları kararların öngörülebilir sonuçlarından dahi sorumlu tutularak değerlendirilmeleri kabul edilemez. Eğitimin öznelerine değinmeyen performans değerlendirmesi puan toplamaktan başka bir amaca hizmet etmez” şeklinde konuştu. Çoban ayrıca mülakatlı atamadan ve sözleşmeli öğretmenlikten vazgeçilmesi gerektiğini belirtirken, öğretmene yönelik şiddete karşı da tedbirler alınması çağrısı yaptı.