AK PARTİ NEDEN KAYBETTİ?


Kıymetli okurlar;
 

Davul zurna gümbürtüsüyle gelen AK Parti yenilgisini göremeyen, gördüğü anda şoka girenlere ithafen bu yazı yazılmıştır.
 

Hiç öyle siyasi kurnazlığa sığınıp lafı eğip bükmeye gerek yok.  Böyle olacağı belliydi. Sadece görmeyen ve görmek istemeyen gözler vardı!
 

Yerel seçim sonuçlarının ortaya koyduğu tabloyu detaylara boğulmadan tarafsız bir gözle seçmenin verdiği mesajı okuyalım. Ama okurken incinmek yok ha, ona göre… Evvelemirde gördüğümüz husus “halkın mesajında” merkezi iktidarın değişmesine yönelik bir talebin henüz olmadığı lakin futbol lisanından konuşursak ''sarı kart'' gösterdiği yönünde. Çeyrek asırdan beri aynı siyasi kadrolar tarafından yönetilen İstanbul ve Ankara şehirleri bir ''eldiven'' gibi elden kayıp gitti.
 

Kaybedilen sadece bir seçim değildi. Bilhassa İstanbul bir şehirden daha fazlasıdır. Ve o kadar çok kaybettiği şeyler var ki...  Kahin olmaya gerek yok. AK Parti’ye seçimi kaybettiren muhalefet partileri değil, AK Parti’nin ta kendisidir.  ‘Nasıl yani?’ diyorsunuz değil mi? Eğer iki AK Parti'li bir araya geldiği zaman AK Parti’yi tartışıyorsa ‘çöküş’ başlamış demektir. 17 senedir türlü yanlışa rağmen aziz millet AK Parti'ye destek verdi ama artık mızrak çuvala sığmıyor. 
 

Özellikle son yıllarda teşkilatlarda disiplinin kaybolması, gerek parti içinde gerekse bürokraside liyakatsiz kadrolaşma seçim sonuçlarına yansıdı.  
 

İktidar her ne kadar ‘yok’ dese de mutfaktaki yangını söndüremedi! Kötüleşen aile bütçesini iyileştirme konularında umut vermedi. Oylar çakıldı!
 

Parti çalışmalarında aktif olmayanlar adaylıklarda, devlet üst yönetim kurullarında hep vitrinde tutuldular.
 

Kamu kurum ve kuruşlarında israf tedbirleri yerine israfa fırsat verildi.
 

Geçmişte sosyolojik temelini alt gelir gurubundan insanların oluşturduğu parti, eski ruhundan hızla uzaklaştı. Şımarık, halktan kopuk, seçmeni kendine mecbur tavırlar içine giren kimi parti yetkilileri büyük tepki çekti. Kongrelerde tek aday dayatması, mahalli ve milletvekilliği seçimlerinde yanlış aday tercihleri bardağı taşıran son damla oldu.
 

Su akarken testiyi doldurmayı, yel eserken harmanını savurmayı düşünenler partiyi uzun yıllar sonra yenilgiyle tanıştırdı. O kadar çok “var” var ki…
 

Ak Parti bunlarla kaybetti. * Anlayanla taş taşı, anlamayanla bal yeme!
 

Kalın sağlıcakla…