Antalya tarihi bir gün yaşarken Muratpaşa Belediye Başkanı Ümit Uysal; "Yaşasın demokratik, laik, sosyal hukuk devleti. Yaşasın Atatürk'ün Türkiye Cumhuriyeti" dedi

Yüzbinler fener alayına katıldı

Muratpaşa Belediyesi'nce düzenlenen ve Antalya El Ele Platformu'nun desteklediği, 29 Ekim Ekim Cumhuriyet Bayramı kutlamalarına, yüzbinlerce vatandaş, ellerinde Türk Bayrakları ve Atatürk posterleri ile katıldı. Cumhuriyetimizin ilan edilişinin 92'nci yıldönümü nedeniyle Muratpaşa Belediyesi'nce düzenlenen etkinliğe CHP Milletvekilleri ve vatandaşlar katıldı. Konyaaltı Varyant'tan başlayan fener alayında; vatandaşlar, yaktıkları meşaleler, Türk Bayrakları ve Atatürk posterleri ile yaklaşık 4 kilometre yürüdü. Cumhuriyet Meydanı'nda noktalanan fener alayına katılamayan vatandaşlarda, alkışlarla destek verdi.

Cumhuriyet Meydanı tarihi bir gün yaşadı

Cumhuriyet Meydanı'ndaki kutlamalar ise Tayfun Talipoğlu ve İlke Türkdoğan'ın;  'Cumhuriyet ve sevdaya dair' şiirler,türküler dinletisi ile başladı. Muratpaşa Belediye Başkanı Ümit Uysal, fener alayına katılan CHP Antalya Milletvekilleri, Meclis Üyeleri ve Cumhuriyet için Antalya El Ele Platformu üyeleri ile birlikte halkı selamladı. Muratpaşa Belediye Başkanı Ümit Uysal, Cumhuriyet Meydanı'nı ve tüm bölgeyi dolduran vatandaşlara seslendi. Konuşması sık sık alkışlarla kesilen Muratpaşa Belediye Başkanı Ümit Uysal; son bir haftadır Antalya'da korku rüzgarı estirildiğine işaret ederek, "Bizi evlerimize hapsedemeyeceksiniz işte buradayız" dedi. Başkan Uysal, Antalya Valiliği, Emniyet ve vatandaşlara teşekkür etti. Muratpaşa Belediyesi'nin, ‘Cumhuriyette, Demokraside, Sevgide Buluşalım’ sloganı ile hazırladığı programda Volkan Konak sahne aldı. Volkan Konak, birbirinden güzel türküler seslendirdi.

Atatürk'ün Türkiye Cumhuriyeti

Muratpaşa Belediye Başkanı Ümit Uysal; 'Gazi Mustafa Kemal Atatürk ve arkadaşları sayesinde; yıkılmış bir imparatorluğun üzerine modern bir cumhuriyet inşaa ettik. Minnetle ve saygıyla anıyoruz' diye başladığı sözlerine şöyle devam etti; "Biz; cumhuriyeti kurduğumuzda demokrasinin d sinden söz etme hakkımız yoktu. Cumhuriyet onun alt yapısı oldu. Gazi Mustafa Kemal her yerde onu vasiyet etti. Cumhuriyetle demokrasi etle tırnak gibidir. Demokrasi cumhuriyetin tatbik şeklidir dedi ve aşama aşama tam demokrasiye geçeceğiz dedi ve onun vefatından sonra geliştirilerek aşama aşama tam demokrasiye geçildi. Osmanlı devletinden ayrılan Müslüman toplumlar içerisinde en modern cumhuriyet toplumu; Atatürk cumhuriyeti oldu. En ileri ülke Atatürk cumhuriyeti oldu. Bir çoklarına göre ortadoğunun isviçresi oldu. Demokrasiden kadın haklarından bahsedebilen tek ülke oldu. 

Ülkenin içinde bulunduğu durum

Son zamanlarda bütün bu bardağın dolu tarafının yanı sıra bardağın birde boş tarafı var. Bardağın boş tarafının nedeni; iktidar sahiplerinin yetersizlikleridir. Son yıllarda demokrasimiz ağır darbeler yemiştir. Her gün teröre insan kaybediyoruz. terör eylemi olur diye; insanlarımız sokağa çıkamıyor. Ülkeyi bu hale getirip oy istemek nasıl bir duygu acaba. Dış politika, her yerde iflas etti. Maalesef politikalarımız gelir dağılımımız bozuldu.  Üniversitelerde 6 milyon çocuğumuz var. Bir okadar mezun olmuş, işsizimiz var. Fakirlik çığ gibi büyüdü. İktidara yakın küçük bir grup zengileşirken, geniş kitleler maalesef fakirleşti. Bunun yanında uzun süre iktidarda kalanlar gibi ağı bir yozlaşmayı gördük. Savurganlığı, fakirleşen halka rağmen, yaşanan lüks yaşamı gördük. Ülkemizi daha çok hırpalamayın, kafanıza koyun ki burası demokratik, laik, sosyal bir hukuk devletidir. Bir Atatürk cumhuriyetidir. Biran önce uyum sağlayın. 

Halkları için yaşayıp, halkları için öldüler

Bir konuşma dinledim. Devletin yüksek katlarından diyor ki; eskiden diyor salonlarda cumhuriyet kutlaması resepsiyonları yapılıyordu, şampanya içiliyordu balolar yapılıyordu. Dışardada halk fakirlikten kırılıyordu. Aklı başında bütün Müslümanlar kabul eder ki, Ortadoğu'yu gezip gelen herkes kabul eder ki; dini inançların en düzgün en temiz en özgür yaşandığı yer Atatürk'ün Türkiye Cumhuriyetidir. O insanlar onurlu insanlardı bir çoğu emekli maaşı ile geçinerek öldü. Ellerinde küçücük servetlerini hayır hasenat işlerine vasiyet ederek öldüler. Devletin bir lirasına göz dikmediler. Beytulmala el uzatmadılar. Onlar frakda giymiş olabilir ama onlar halkları için yaşayıp öldüler. Onlar o savurganlığı,n o yolsuzluğun, o partizanlığın, o adam kayırmanın, o ülkeyi kutuplara bölmenin, o sevgisizliğin tuzağına düşmeden onurları ile yaşadılar ve öldüler."

Memleket isterim

Cahit Sıtkı Tarancı'nın;

"Memleket isterim

Gök mavi, dal yeşil, tarla sarı olsun;

Kuşların çiçeklerin diyarı olsun.

Memleket isterim

Ne başta dert, ne gönülde hasret olsun;

Kardeş kavgasına bir nihayet olsun.

Memleket isterim

Ne zengin fakir, ne sen ben farkı olsun;

Kış günü herkesin evi barkı olsun.

Memleket isterim

Yaşamak, sevmek gibi gönülden olsun;

Olursa bir şikâyet ölümden olsun.

dizelerinden oluşan Memleket İsterim şiirini okuyan Muratpaşa Belediye Başkanı Ümit Uysal, sözlerini; "Yaşasın demokratik, laik, sosyal, hukuk devleti. Yaşasın Atatürk'ün Türkiye Cumhuriyeti" diye noktaladı.