CHP İl Başkanı Cavit Arı, kamuoyuyla paylaşılması adına basına gönderdiği değerlendirmelerde şu ifadelere yer verdi;

“30 Mart 2014 yerel seçimlerinde ‘Az Laf Çok İş’ ve ‘Antalya’ya İyi Gelecek’ sloganlarıyla, şaibeli! seçimlerin ardından belediye başkanlığı koltuğuna oturan AKP’li Menderes Türel’in göreve geldiği günden bugüne, Antalya Büyükşehir Belediye Başkanı olarak ne yaptığına bir bakalım. Gerçekten Antalya’ya ve Antalya halkına iyi gelmiş mi?

İLK İCRAATI İŞÇİ KIYIMI VE SÜRGÜN
Türel ilk olarak gözünü dar gelirleriyle ev geçindirmeye çalışan belediye emekçilerinin ekmeğine dikti. Hak ve hukuklarını tanımadan yüzlerce belediye çalışanının iş akdine son verdi. Bütünşehir yasasıyla genişleyen sınırlara rağmen, işçi fazlalığını bahane ederek işlerine son verdiği emekçilerden boşalan yerleri yandaşlarla doldurdu. Bu yetmedi, tecrübeli işçilerimizi Antalya’nın en ücra köşelerine sürgüne gönderdi. Sonuçta yoğun yağıştan meydana gelen sele, tecrübesiz kadrolar müdahale edemedi, mahsur kalan yurttaşlarımız saatlerce kurtarılmayı bekledi. 

DÜNYACA ÜNLÜ SAHİL HEBA OLDU
Dünyaca ünlü, Antalya’mızın incisi Konyaaltı Sahilimiz, Konyaaltı Belediyesi’nden alınmış ve sonraki süreçte ‘Halkın plajı’ olmaktan çıkartılmıştır. Güvenlik ve temizlik zafiyeti nedeniyle hırsızlık ve kirlilik had safhaya ulaşmıştır. Sahillerimiz turistin gelmediği, ‘donla’ girmenin serbest olduğu alanlara dönüştürüldü. Dünyaca ünlü sahilimizin imajı yerle bir edildi. Göstermelik 'Halk Plajı'nın devri bir sezonda kapandı. 'Konyaaltı sahil projesi' adı altında yeni yandaş rant girişimlerinin halka ne kadara mal edileceğini ise bu yaz göreceğiz.

KARAYOLLARI’NIN İŞİNİ SAHİPLENMEYE KALKTI
Seçildiği günden beri emekçilerin ekmeğiyle uğraşmaktan başka bir şey yapmayan Türel, kendisinin projesi de olmayınca çareyi devlet yatırımını sahiplenmekte buldu. Gazi Bulvarına hala yapımı süren, Karayolları’nın yapımını üstlendiği köprülü kavşaklara kendi tabelalarını yerleştirerek halkı kandırdı.

BÜTÜNŞEHİR FİYASKO İLE SONUÇLANDI
Bütünşehir Yasasıyla, Antalya Büyükşehir Belediyesi belde ve köylere hizmet götürememiş bu başarısızlığın bedelini de köylümüz ödemiştir. Mahalle statüsüne dönüşen köylerde hizmetler geri plana atılmış, altyapı çalışmaları başlamamış, çöpleri toplanmamış, yaz aylarında haşere ve sivrisinek ilaçlamaları yapılmamıştır. 

SU UCUZLAYACAK DEMİŞTİ ZAM YAPTI
Seçim vaatlerinde ‘Antalya, suyu en ucuz illerden olacak. Belediyeyi de bütçeyi de yönetmesini biliriz. İş bilenin kılıç kuşananın’ diyen Türel henüz 6 ay olmadan il ve ilçelerde suya zam yaparak, belediyeyi ve bütçeyi yönetemediğini bir kez daha ortaya koymuştur.

ANTALYA SELE TESLİM OLDU
Geçtiğimiz günlerde Antalya’da yaşanan sel ve su baskınlarında meteorolojinin uyarılarına rağmen hiçbir önlem alınmadı. Seçim vaatlerinde ‘Kepez’e denizi getireceğim’ diyen Türel, dediğini yağmur sayesinde de olsa yapmış, denizi Kepez’e getirmiştir. Onlarca ev ve işyeri hasar görüp sular altında yüzdüğü günlerde belediye başkanının gündeminde sadece kadınlar plajı olduğu basın arşivlerinde görülebilir. . Yine geçtiğimiz ayda Manavgat’ta yaşanan sel ve su baskınlarında, Kanalizasyon ve drenaj hattının sorumluluğunun Büyükşehir’de olmasına rağmen çözüm üretilmemiş, ilçe belediye başkanlarıyla uyum sorunu yaşayan Türel, Manavgat’ta yaşanan sel felaketi ile mücadelede de sınıfta kalmıştır.

BELEDİYE BAŞKANI MI EYALET VALİSİ Mİ?
Bütünşehir yasasıyla birlikte ilçelere atanan ve hukuki zemini olmayan koordinatörlük sistemiyle, ilçe belediyeleri işlevsiz hale getirildi. Türel adeta kendisini eyalet valisi yerine koyarak, muhalif belediyeleri, koordinasyon sistemiyle birlikte baskı altına almaya çalıştı ve bu genel değişikliği de kendi yararına kullandı.

ALTIN PORTAKAL, ÜSTÜN REZALET
Uluslararası Antalya Altın Portakal Film Festivali’nin yarım asırlık prestiji ‘Sansür’le alt üst edilmiştir. Birçok jüri üyesi festivali protesto ederek görevinden ayrılmış, film yönetmenleri yaşanan skandallar üzerine filmlerini geri çekmiştir. Altın Portakal ulusal ve uluslararası basında sansürle gündeme gelmiştir. Ve elbette bu başarı da Sayın Türel’indir. 

MECLİSTE USULSÜZ OYLAMALAR

Büyükşehir Belediye Meclisi’ndeki oy verme işleminde elektronik ortama geçildi, mecliste olmamasına rağmen Türel’in oy kullandığı ortaya çıktı. Demokratik olmayan bir yönetimle belediye meclisini yönetmeye çalışan Türel, bu duruma itiraz edilmesine rağmen tedbir almadı ve konu partimiz tarafından yargıya taşındı.

BELEDİYEDEN TÜRGEV’E HEDİYE EDİLDİ
Bir önceki dönemde yani CHP döneminde büyükşehir belediye başkanımız tarafından yaptırılan, şehir dışından gelen, durumu iyi olmayan kız öğrencilerini barındıran ve öğrencilerin daha kaliteli standartlarda, daha uygun fiyatlarda konaklamasını sağlamak için yapılan yurt, Menderes Türel tarafından TÜRGEV'e devredildi. Adı 17 Aralık yolsuzluğuna karışmış, şaibesi tüm kamuoyunca bilinen TÜRGEV'e adeta hediye edilen yurtlarda kalan kız öğrenciler mağdur edildi. 

SANAT KENTİNDE SANAT DÜŞMANLIĞI

Piyano festivaliyle başlayan ve dünyaca ünlü piyanist Fazıl Say’a yönelik yaptığı açıklamalarla sanat düşmanlığı yapan Türel, bu tavrını sürdürmekte ısrarcı olduğunu ANSAN’da da göstermiştir. Hukuk kurallarını dinlemeden, polis ve zabıta eşliğinde coplu, biber gazlı müdahalelerle tahliye edilen ANSAN’da bu sanat düşmanı zihniyeti yeniden belirivermiştir. Gözünü ÇYDD’ye diken Türel, kamu yararına çalışan ve geliriyle öğrencilere burs imkanı sağlayan bu derneğe de aynı baskınları yaptıracağından kuşkumuz yoktur.

ANTALYA’NIN EVLADIYIM DEMİŞTİ

Seçim çalışmaları esnasında ‘Antalya Evladıyım’ diyerek oy avcılığı yapan Türel, göreve geldikten sonra belediye bürokratlarının çoğunu ithal etti, başka illerden getirtmiş olduğu bürokratlara Antalya’yı teslim etti. Antalya çocuğunun yapmadığı hizmetleri Antalya’yı tanımayan bürokratlardan da beklemiyoruz.

YALANCININ MUMU YATSIYA KADAR YANAR
Seçimlerin hemen ardından görevi teslim almadan önce, ‘belediye usulsüzce evrak yakıyor. Yalancının mumu yatsıya kadar yanar’ diyerek yaygara koparan Türel en son müfettiş raporuyla ispat edilen iftirasıyla aslında söylediği yatsıyı haklı çıkardı. Yalanı yatsıya kadar bile sürmedi. Yakılan evrakların önemsiz olduğu vurgulanan raporla Türel’in yalanı ortaya çıkmış oldu. Yalan ve iftiralarla dolu siyasi serüvenine bir yenisini daha eklemiş olan Türel’in şimdi bu konuyla ilgili yine hangi yalana sarılacağını merakla bekliyoruz.

ÜRETİMİN OLMADIĞI YERDE ÜRETİM DÜŞMANLIĞI OLUR

Söylemlerinde ve pembe düşlerinde büyük hizmetler için 2023 yılını hedef alan partinin belediyesi, gerçekte 9 ayda sınıfta kaldı. Göreve geldiği ilk günlerinde ilk icraat olarak emek, emekçi düşmanlığını ve işçi kıyımını hanesine yazdıran Türel, yeni yılda da yüzlerce işçiyi daha ekmeğinden etti. Bu da gösteriyor ki, üretimin olmadığı yerde üretim düşmanlığı olur. 

AKP'nin iktidarı boyunca sürdürdüğü Halk düşmanı, üretim yoksunu ve yıkıcı anlayışını Antalya'yı yönetirken de sadakatle hayata geçiren Menderes Türel'in icraatlarının bu kadar sürede Antalya'yı ne hale getirdiğinin kısa bir dökümünü yaptık. Kendisine, Antalya halkını ve emekçileri mağdur etmeye devam ederse, karşısına dikilecek olan gücün oturduğu koltuğu nasıl alaşağı edeceğini de düşünmesini öneriyoruz. Antalya'ya iyi gelecek olan budur”